Müzik-Video

Konuk Defteri

İletişim Formu

 

 

Sivas Şehitleri

 

 

1 Ocak 2007 Tarihinden İtibaren HİT

“TÜRK BAYRAĞI’NDAN GÖMLEK GİYMEK”

Mustafa Elveren – Em. Öğrt

“…Nevrozlarda bez parçaları altında Öcalan'ın posterleri ile halay çekmek yerine PKK yandaşları ve yanlıları Türk bayrağı gömlek yapıp giyerlerdi."  Bu sözlerin sahibi, Şemdinli olayları sanığı Bitlisli kürt asıllı  Astsubay Jandarma  Başçavuş Ali Kaya’dır.  Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu dönme Türkler üzerinden kendini yaşatmaya çalıştığını söylemek  abartılı olmaz. Vatan,millet,bayrak, din  kavramlarını harmanlayarak, “Türk-İslam” sentezi gibi acayip bir toplumsal oluşumu, çıkar ilişkilerine ve zora  dayalı olarak, egemenliklerini sürdürmek istiyorlar.

 Bu günlerde “şeriatçılar geliyor, Ülke tehlike altındadır. Tehlike kapıya dayandı” gibi sahte laiklik üzerinden yine yaygara koparılmaktadır.Bu yaygarayı da Ali Kaya gibi kırma ve dönmelerin üzerinden yapılmaktadır.Kendilerini Kürt ve  Alevi olarak lanse  eden birkaç internet sitesindeki yazıları okuyunca, resmi ideoloji yalakacılarının büyük çoğunluğunun gerçek Türkler olmayıp, kırma ve dönmeler olduğunu anlamak mümkündür. Hem Horasanlı olacaksın, hem asıl Müslüman benim diyeceksin, hem Türk’ten daha çok Türkçü olacaksın ve hem de kürt karşıtlığını yapacaksın. Tam bir çelişki değil midir? Bunların önemli bir kısmı vatan,millet ve bayrak edebiyatını yaparak, kendi çıkarları gereği  evrensel hukuka ve demokrasiye  karşı çıkan ve  devletten geçinen sahte Türkçülerdir. Bazı sivil toplum örgütlerinin tepesine kadar çıkabilmiş kişilerden olması da, ayrıca irdelenmesi gereken bir konudur.

Yıllardır söylüyoruz, Türkiye’de mevcut gerçek Türkler bu denli ırkçı değillerdir. Gerçek Türk aydın ve yazarları tam tersine bu sahtekarlara karşı mücadele veriyorlar.İşte  size sadece bir örnek vermek istiyorum. Başta Sayın Çetin Altan ve çocukları Mehmet ile  Ahmet Altan kardeşleri saygıyla,sevgiyle ve  takdirle karşılıyorum. TİP Milletvekili Sayın Çetin Altan’ı o dönemde Meclis salonunda linç etmeleri hayra alamet değildi. .  DEP Milletvekillerini TBMM’de linç edenler ile Çetin Altan’ı linç edenler de Ali Kaya gibi Türk olmayan sahte Türklerdir. O günlerin TBMM tutanaklarından  en çok Türkçülük yapan milletvekillerinin kökeni biraz  irdelenirse  anlaşılacaktır.

Türk Bayrağı’ndan gömlek yaparak giyenler, bu hareketlerinin Bayrağa saygısızlık olduğunu bilmiyorlar  mı? Ülkede her şeyi Türklüğe göre dizayn etmek, asıl bölücülüğün sebebi değil midir? Halbuki bu ülkede, Türk Türklüğünü, Kürt Kürtlüğünü, Alevi Aleviliğini, Müslüman Müslümanlığını, gayrimüslimler kendi inançlarını ve dinsizler de dinsizliğini yaşayabilselerdi, bunların sahteleri türeyemezdi.

Bayrağı sırtına gömlek, Atatürk’ü de gömleğin yakası yaparak, camide Cuma namazını kıldıktan sonra, akşam lüks bir restoranda demlenirken, Türkiyem şarkısı ile pistte göbek atıp, sahip olduğu güçlü Devletin makamını kullanarak, servetine servet katacağını biliyordur. Bu beyler, ülkede sıkıntıya girdiklerinde, yurt dışında güvence altına  aldıkları dövizlerine güvenerek, vatan-millet-bayrak akıllarına bile gelmez.

Bu gün 6 Mayıs, İdam sehpasına giderken “Yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği” diyen, Türkiye’nin gerçek devrimcilerinin ve yurtseverlerinin simgesi haline gelmiş,  sevgili Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edilişlerinin yıl dönümüdür. Evet, Mart ayı gibi Mayıs ayı da devrimcilerin, sosyalistlerin  unutmaması ve anılması gereken günlerle doludur. Gerek Mahir Çayan olsun, gerek İbrahim Kaypakkaya olsun ,gerek Deniz Gezmiş olsun ve gerekse tüm diğer devrimciler olsun, savunmaları ile yazılarını  okuduğunuz zaman, Türkiye’nin gerçek yurtseverleri ve  aydınları olduklarını anlarsınız. Ne yazık ki, dönme ve kırma türevi sahte Türkçüler tarafından “Terörist ve bölücü” oldukları gerekçesiyle idam edildiler. Tarih bu devrimci arkadaşlarımızı haklı çıkarmıştır.İdam eden “Vatansever”leri lanetlemiştir.Bu yiğit insanların anısı önünde saygı ile eğiliyorum.

Cesaretine hayran olduğum Sayın Nil Demirkazık’tan e-posta ile aldığım ve bu sitedeki “KÖŞELi DEMOKRASİ” sayfasında yayınlanan  yazısından bir cümleyle bitirmek istiyorum. “Aydın, yüzünü devlete değil topluma dönmek zorundadır. Aydın, devlet-merkezci sistemi savunmaz. Milliyetçi-ulusalcı ve ideolojik bu sistemi sorgular.”

6 Mayıs 2006 - MUSTAFA ELVEREN - EMEKLİ ÖĞRETMEN

Mustafa Elveren'in Tüm Yazılarını okumak için tıklayınnız >>

  Müzik-Video

Konuk Defteri

İletişim Formu