Sürgündeki Acı Ölüm
Mustafa
Elveren – Em. Öğrt
Politik sürgünlerin acısı daha çok olur. Tanıdığım bir çok insanımız
işkenceden, zulümden ve baskılardan kurtulmak için yerinden, ülkesinden
binlerce kilometre uzaklara gitmek zorunda kalmışlardır. Bu insanlarımızın
büyük çoğunluğunun bedenleri sürgünde ama gönülleri, kafaları ülkesinde
olan insanlardır. Bu trajedinin ne kadar acı olduğunu, ancak onu yaşayanlar
bilir.
Temir (Temur) Bozdağ da,1970’li yıllarında İskenderun Demir Çelik
Fabrikası’nda teknik eleman olarak çalışıyordu. Aynı zamanda kendisi de bir
emekçi olan Temir Arkadaş, fabrikada işçi örgütlenmesinde çok önemli
çalışmalar yaptığını öğrenmiştim. Bunun üzerine, hem bu arkadaşımın
çalışmalarını yakından izlemek ve hem de o dönem fabrikada çalışan birkaç
tane daha köylümü ve akrabamı ziyaret etmek amacıyla, Ankara’dan
İskenderun’a gittim. Gerçekten de Temir’in o günlerde çok başarılı bir
örgütleme yaptığını yakından görmüş oldum. Ancak, her işin bir bedeli
olduğu gibi, bu çalışmanın da bir bedeli olacaktı.
Birçok devrimci ve sosyalist gibi, Temir Arkadaş da12 Eylül diktatörlüğünden
nasibini çok ağır bir bedelle aldı. Maraş, Buca, Çanakkale cezaevlerinde
toplam beş yıl yattıktan sonra 1987 yılında her gün karakola imza vermek
koşuluyla tahliye edilir, Ancak, bu imza verme durumu tam bir psikolojik
işkenceye döner. Bu işkenceye daha fazla tahammül edemediği için.başta
Kürtler olmak üzere, bir çok devrimci, sosyalist ve demokrat insanımız gibi,
Temir Bozdağ da 12 Eylül diktatörlüğünün zulmünden kurtulmak sebebiyle1989
yılında Ülkeyi terk etmek zorunda kalır. Yurt dışına çıkışından sonra, kürt
sorununun çözümü konusunda çaba sarf ettiğini öğrendiğimde çok sevinmiştim.
Bu gün Temir gibi on binlerce demokrat, devrimci ve sosyalist insanımız
hala sürgünde yaşamlarını zorunlu olarak devam etmektedirler.
4 Kasım akşamı internet üzerinden Temir’in Yeğeni Polat tarafından MSN
penceresine yansıyan “Timur Dayımı dün gece kaybettik” mesajı ile aniden
sarsıldım. Köylüm, çocukluk arkadaşım ve en önemlisi de bir emekçi öncüsünü
kaybetmenin derin üzüntüsü içine gömüldüm. Nüfus cüzdanında Temur olarak
ismi yazılı olsa dahi, çocukluğumdan beri hepimiz ona Temir diye hitap
ediyorduk. Onun için bu yazıda ismini hep Temir diye andım.
Temir bundan yaklaşık olarak dört ay önce ablası Sürmeliyi kaybetmişti.
Ablasının ölümünden bir hafta önce komaya giriyor ve Almanya’nın Köln
Şehrine yakın bir hastaneye kaldırılarak yatırılmıştı.. O günden bu güne
kadar maalesef bitkisel hayatı yaşadı. Ve dört Kasım günü mesajla bana
gelen ölüm haberi beni ve benim gibi bir çok sevenlerini üzüntüye boğmuştur.
Yakın akrabaları ve Almanya’da bulunan komanlı hemşerileri tarafından
cenazesinin Koman Köyü’ne götürülmesi, en azında Dersim’de kendi köyünde
gömülmesi bile önemli bir gelişmedir. Ben de ölürsem, cenazemi Dersim’de
Koman Köyü’ne götürmeleri için hep vasiyet ettim. Ancak, en çok korktuğum
bu isteğimin ölümümden sonra gerçekleşmemesidir. Umarım böyle bir durum
olmaz.
16 Kasım’da Ahmet Kaya’nın Ölüm yıl dönümüdür. Ahmet’in ne kadar büyük bir
yurt sever ve demokrat olduğunu artık herkes öğrenmektedir.Yılmaz Güney ve
Ahmet Kaya sürgünde öldüler. Ayrıca, yüzlerce isimsiz kahramanlarımız
sürgünde hayatını kaybetmiştir. Ahmet Kaya, Yılmaz Güney, Temir Bozdağ ile
birlikte birçok isimsiz kahramanlarımızı da saygıyla anıyorum.
Bizler sürgünlerde de yaşasak, sürgünlerde ölsek dahi, biz yine de emek,
barış ve özgürlük sevdamızdan vaz geçemeyiz. Asla vaz geçmeyeceğiz.
Biliyorum, sürgündeki ölüm daha çok acı olur. Bu acılara dayanacağız,
dayanmalıyız.
15/11/2006
Mustafa
Elveren
Emekli Öğretmen
E-POSA
:
elverenmustafa@hotmail.com
WEB
SİTESİ:
www.komanweb.bravehost.com
MESAJ İLE GELEN YORUMLAR
YORUM: 1
sayin Elveren,
benim ailem cumhuriyet devrinde 3 defa sürgüne tabi tutulmustur.Birincisi
1928 de seyh sait isyani sirasinda hatta dedem istiklal mahkemesinde idama
mahkum edilmis sonra atatürkün müdahelesi ile bereat etmis fakat sürgün
hali devam etmistir.ikinci sürgüne ben sahit oldum.1938 de dersim
isyaninda bes karavagona (hayvan naklinde kullanilan) ailelerimiz konulmus
ve Türkizenin muhtelif yerlerine nakledilmisti.Bütün servetlerine devlet
el koymus,parasiz pulsuz sürgüne g,nderilmiöti.3 üncü sürgün 27 mayista
yapilmis,abim ve dayimda mebus olduklari i.in yassi adaya g,nderilmis d,rt
sene mahkum kalmislardir.Bu mevzulardada yazacaklarim var siy beni takip
edin.saygi ve selamlar (İ. Turanli)
YORUM: 2
Değerli M.Elveren arkadaşım,
Arkadaşım kelimesinden herhalde kızmadınız. Artık size alıştım. Sanki
daha önceleri arkadaş ve dosttuk gibi sizi kendime yakın görüyorum.
Düşünmceler ve fikirlerimiz ayrı olabilir. bence hiç önemli değil.
Evet, Biz sürgün diyarını gezerek, Kürdistan dağlarında Gerillalar
savaşarak, ülkede milyonlarca insanlarımız korku içinde yaşayarak, okur
ve yazarlarımız dövüşerek, yayın ve basın organlarımız Kürd kültürü ile
mücadele ederek ve bu evren üzerinde yaşamlarını birer birer
kaybetmektedirler. Ölen bütün mücadeleci devrimcilerin ruhları şadolsun.
Bütün Kürdlerin ve yakınlarının başları sağolsun. Bazen duygusallık
elden değil.
Teşekkür ederim.
Sıcak selamlarımla.
Kutbettin Özer
YORUM: 3
Sizin ve tüm sevenlerinin başi sagolsun...
Umarim Temir arkadas sürgünde önel son kürt olur...
Selamlar.
hüseyin
|